54 yaşında bir doktorum. Evliyim, bir oğlum var.18 yaşıma girdiğim yıldan beri otostopla geziyorum. Bazen bisikletle gezdiğim de oluyor.
Yavaş yavaş bu blogda yillardir gezdiğim yerleri, Tayland'dan Suriye'ye,Gökçeada'dan Diyarbakir'a paylaşmayi planliyorum.
Profilin altindaki fotoğraflarin üzerine tıklayarak istediğiniz yazıya gidebilirsiniz
09 Ocak, 2009
BREZİLYA / ALMANYA (Salvador, Frankfurt) Aralık 2008
Şu nezaketen "Aç değiliz!" deme hikayesi çok hoşuma gitti. Sonrasında da öğrenip "Evet, açız" demek... Kendi deneyimlerim aklıma geldi, bolca güldüm. Yazının devamını heyecanla bekliyorum. www.alimrachel.blogspot.com
Uzun kollular, montlarla başlayıp bir gün sonra kısa kollulara geçen enlemler arası güzel bir yolculuk. Eski insanlara güneye gitmek için önce epeyce bir kuzeye çıkıyorsun desen sanırım tuhaf tuhaf bakarlardı ama günümüzde çok normal. Devamını heyecanla bekliyoruz. Çağlar http://caglar.ca
harika bir gezi daha!...Bayramda ilk gün hariç diğer tüm günler sadece yattığımı(!)hatırlayıp kendimden utandım bi an. Bloğu okumaya başladığımdan bu yana hayatım değişti!Bu adresi daha fazla geç olmadan bulabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum.Ama keşke daha erken bulsaymışım...öyle ki tıp seçmediğime biraz pişmanım.(üniversiteye yeni başladım) :(
Misafirperverliğinizden ve hoş sohbetinizden faydalanmak için o sitelerden size ulaşıp yabancı biri taklidi yaparak evinizde misafir olmak bile aklımdan geçti(!)
Bence bu gibi durumların önüne geçebilmek için, bir sohbet-söyleşi düzenlemesiniz :).Çok güzel olurdu!...
bu arada ben de ilk otostopumu 16 yaşında 250 km giderek yaptım.sizin yolunuzdan ilerliyorumm :D
ne güzel! Bana da tanıdık gelen bazı sahneler vardı; gözümün önünde gayet net canlandı. Bu arada Orta Avrupada bu trenlere bilet olayına dikkat edelim; ben kek gibi 3 Euro'Luk yola bilet almadığımdan 50 Euro bayıldım en son. Hem de tüm muhabbet kurma denemelerime karşın, artık aşılanmıştı sanırım biletçi adam. Can'ın hikayeleri ve fotoğraflarının da başlamasına sevindim, devamını bekliyorum. Su linktekilere de yeni rastladım, belki ilginizi çeker.Selamlar! Barış
Yarım kaldı tüh! Bence bu seyahat, hem yönü hem gidiş ekibi, hem konaklama biçimiyle baya farklı bir deneyim olmuş.
Artık Can'ın da gelmesi süper. mümkünse onun deneyimini öğrenmek de çok güzel olurdu. Nelere şaşırdı, nelere mutlu oldu, nerelerde çekingen davrandı, ne zamanlar huysuz davrandı vs.
Avrupa'daki trencilere seslenmek istiyorum: Bu trene bilet olayını özgür iradeye bırakmaktan vazgeçsinler. Her defasında çelişki yaşıyor insan, her defasında aynı şeyleri, ahlaki sorumluluk, para kaybı, daha çok para kaybı riski, kararı verdikten sonra da bileti aldıysan biletçinin sormasını, almadıysan sormamasını ümit etme ki kararının olumlu sonucunu görme beklentisi, gezeceğini göreceğini kursağında bırakıyor. Ben buna takılmaktan bıktım, akbil koyun düşürün biraz fiyatları, valla bıktım...
almanlar aç değiliz deyince yemek vermez, Hintliler de açım diyince 3 gun dedikodumu yapmışlardı, bunun için önerim gidilecek ülkeyle ilgili şu minik rehber kitaplardan edinmek: Culture Shock: A Survival Guide to Customs and Etiquette. Hatta bu seriyi Türkçe'ye çevirelim. Ama satmaz di mi? Sadece Türkçe'yle yola çıkan ve tursuz seyahat eden kaç kişi var ki?
devamı çabuk gelsin mümkünse. Balkonda üzerine oturduğunuz o şey varya onla kötü bi anım var fıtık olmama sebeptir:) Tren bileti olayında hiç riske girmek istemem herhalde iyi cesaret. Bu misafir etme olayı süper bişiy farklı kültürler deneyimi açısından. Gelin görün ki Türk insanına göre hiç değil. Hani gelen hırlımı çıkar hırsız mı:))) Bide evsahibinin canı çıkar ağırlayacam diye. Onlarda öyle bi dert yok yiyen yer yemeyen çarığına bakar misali.
Bi hintlinin evine misafir olmuştum içim dışıma çıktı sizide kutlarım hani :)
İkinci kadehten sonra açlık,sofuluğu bozmuş desenize. Şaka bir yana demek atalarımız doğruyu söylemiş yemek buldun ye dayak buldun kaç:) devamını heyecanla bekliyoruz, Ayrıca genç seyyahımıza seyahatlerinin devamını dileyerek ondan daha çok fotoğraflar yayınlayacağınızı ümitle bekliyoruz. şimal-izmir
Bora bey; gerçek bir seyyahın nasıl olması gerektiğini sayenizde öğreniyorum. biz de kendimizce gezeriz ya sizin usulünüz ve yöntemlerinizin çoğundan habersiz olduğumu farkettim. Sağolun paylaştığınız bu güzel ve ufuk açıcı maceralar için...
Çok keyifliymiş seyahat. Yeni şeyler öğrendim. Şu "Couchsurfing ve Hospitalityclub" işini denemek hoş olabilir (hem misafir hem de ev sahibi olarak). Biraz araştırayım belki size danışacağım konular olabilir.
almanya'nın en iyi tarafı, oradan brezilya'ya uçmak herhalde:) heyecanla bekliyorum brezilya yazınızı.
can, ne uslu görünüyor:)çok da akıllı bakıyor babası. seyahate birlikte çıkılabilecek kadar büyümüş ve olgun bir arkadaş, yani:)
neşe hanım da çok zarif, çok hoş, çok uyumlu. ben mesela,öyle sanıyorum ki "pek aç değiliz," cümlesinden sonra öyle bir davranışla karşılaşsaydım asabım çok bozulurdu. ertesi sabah, türkler'ler almanlar arasında ki bu belirgin farkı evsahiplerine anlatmaya başlamış olurdum:)yemişim kültürlerarası farkı! bir çocuğun önünde makarna yiyorsan, bu insanlık suçu yahu.
neyse, pek seyahat yazısı yorumu olmadı bu:) biliyorsunuz, her yazınızı hayranlıkla okuyorum.
Bora bey, haydin gayrı nerede kaldı filmin devamı? Bir hafta geçti üzerinden hala bekliyoruz cık cık cık..Hospitalityclub' a epeydir üyeyim..Misafir olmak için birkaç kişi mesaj atmıştı ama uygunsuz zamanlamalar sebebiyle ağırlayamadım onları.HC olayını bende denemek istiyorum, ancak evsahibine güven sorunu yaşanabilir mi diye bir tereddütüm de yok değil.
off süper gidiyordu yarım kaldı, devamını bekliyoruz hemennn.... sizin sayenizde konformist yaklaşımdan uzaklaşmaya başladık tatillerimizde.. ilk kez tursuz bir tatil de yaptık geçenlerde.. ama şimdi bir level daha çıktı, gidip yabancıların evinde konuk olmak...bunu yapabilirmiyiz bilmiyorum, size yetişmek zor, hatta imkansız... canın da gitmesine bayıldık...onun deneyimlerini de çok merak ediyoruz.. sevgilerimizle not: izmire ilk yolumuz düştüğünde bir kahve içimlik de olsa sizinl tanışmanın planlarını yapıyoruz, bilesiniz..:) mehtap-koray-eren
Sevgili B.B.keske haberimiz olsaydida bizlerde kalabilmis olsaydiniz,ne kadar sevinirdik!Yanliz Almanya da 40-50 kisiye yazdiginiz mesaji nerden bulup yazdiniz,yani e mail adreslerini merak ettim.Evet burda bizlerde bazen kacak biniyoruz Metroya,bazende icimize korku düsüyo!nedense?aliyoruz,herkes bunu yapar burda.Misafirpervelikleride aynen gördügünüz gibidir,ama ben bu milleti ne olursa olsun seviyorum,dürüstler,islerini iyi yapiyorlar,size güveniyorlar,takdir ediyorlar,kibarlar...Ülkelerindeki düzen öyleki hic kimse acliktan ölmez bu ülkede,herkese bakarlar,cokta dolandirilmisliklarida vardir bizler tarafindan!Tam zamaninda yakaladim gezi yazinizi,cesaretinizi bir kere daha takdir ediyor,ailenize sevgilerimizi yolluyoruz....SERPIL A.
"Couchsurfing"den gelen ilk misafirim olan Japon Nami'yi 6 haftadan fazla evimizde misafir ederek sitede rekor kırmış olmalıyım Hahah:P İlginç kişilerle tanıştım CS sayesinde ama kendim denemeye cesaret edemedim henüz... Buralara yolunuz düşerse sizi de ağırlamaktan keyif duyarız efendim :)
Merhaba Bora bey, her iki blogunuzunda sıkı bir takipçisi olarak bir hatta iki sorum olacak; Bugüne kadar gezdiğiniz yerler arasında yaşamayı arzuladığınız bir yer oldu mu acaba? Eğer olduysa bu arzunuzu gerçekleştirmenize engel sebepler nelerdi?
siz müthiş bir insansınız, ne güzel geziyosunuz ailenizle. ben de gezerim bir çok insana göre ama keşke sizin gibi dünyayı gezebilsem. o kadar çok isterdim ki...
eeee amaaaa yaaaaa!!! nasıl devamı sonraaaaa bu saatte okuyordum kaldım öylece cık cık cık
YanıtlaSilhayır hiç kıskanmadım,hayır ya zorlamayın kıskanmadım :)
YanıtlaSilŞu nezaketen "Aç değiliz!" deme hikayesi çok hoşuma gitti. Sonrasında da öğrenip "Evet, açız" demek... Kendi deneyimlerim aklıma geldi, bolca güldüm. Yazının devamını heyecanla bekliyorum.
YanıtlaSilwww.alimrachel.blogspot.com
Uzun kollular, montlarla başlayıp bir gün sonra kısa kollulara geçen enlemler arası güzel bir yolculuk. Eski insanlara güneye gitmek için önce epeyce bir kuzeye çıkıyorsun desen sanırım tuhaf tuhaf bakarlardı ama günümüzde çok normal. Devamını heyecanla bekliyoruz.
YanıtlaSilÇağlar
http://caglar.ca
harika bir gezi daha!...Bayramda ilk gün hariç diğer tüm günler sadece yattığımı(!)hatırlayıp kendimden utandım bi an.
YanıtlaSilBloğu okumaya başladığımdan bu yana hayatım değişti!Bu adresi daha fazla geç olmadan bulabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum.Ama keşke daha erken bulsaymışım...öyle ki tıp seçmediğime biraz pişmanım.(üniversiteye yeni başladım) :(
Misafirperverliğinizden ve hoş sohbetinizden faydalanmak için o sitelerden size ulaşıp yabancı biri taklidi yaparak evinizde misafir olmak bile aklımdan geçti(!)
Bence bu gibi durumların önüne geçebilmek için, bir sohbet-söyleşi düzenlemesiniz :).Çok güzel olurdu!...
bu arada ben de ilk otostopumu 16 yaşında 250 km giderek yaptım.sizin yolunuzdan ilerliyorumm :D
ne güzel! Bana da tanıdık gelen bazı sahneler vardı; gözümün önünde gayet net canlandı. Bu arada Orta Avrupada bu trenlere bilet olayına dikkat edelim; ben kek gibi 3 Euro'Luk yola bilet almadığımdan 50 Euro bayıldım en son. Hem de tüm muhabbet kurma denemelerime karşın, artık aşılanmıştı sanırım biletçi adam.
YanıtlaSilCan'ın hikayeleri ve fotoğraflarının da başlamasına sevindim, devamını bekliyorum.
Su linktekilere de yeni rastladım, belki ilginizi çeker.Selamlar!
Barış
Yarım kaldı tüh! Bence bu seyahat, hem yönü hem gidiş ekibi, hem konaklama biçimiyle baya farklı bir deneyim olmuş.
YanıtlaSilArtık Can'ın da gelmesi süper. mümkünse onun deneyimini öğrenmek de çok güzel olurdu. Nelere şaşırdı, nelere mutlu oldu, nerelerde çekingen davrandı, ne zamanlar huysuz davrandı vs.
Avrupa'daki trencilere seslenmek istiyorum: Bu trene bilet olayını özgür iradeye bırakmaktan vazgeçsinler. Her defasında çelişki yaşıyor insan, her defasında aynı şeyleri, ahlaki sorumluluk, para kaybı, daha çok para kaybı riski, kararı verdikten sonra da bileti aldıysan biletçinin sormasını, almadıysan sormamasını ümit etme ki kararının olumlu sonucunu görme beklentisi, gezeceğini göreceğini kursağında bırakıyor. Ben buna takılmaktan bıktım, akbil koyun düşürün biraz fiyatları, valla bıktım...
almanlar aç değiliz deyince yemek vermez, Hintliler de açım diyince 3 gun dedikodumu yapmışlardı, bunun için önerim gidilecek ülkeyle ilgili şu minik rehber kitaplardan edinmek: Culture Shock: A Survival Guide to Customs and Etiquette. Hatta bu seriyi Türkçe'ye çevirelim. Ama satmaz di mi? Sadece Türkçe'yle yola çıkan ve tursuz seyahat eden kaç kişi var ki?
Bekliyorum devamı heyecanla. Hırsızlık oldu mu?
hocam, höh! diye kaldık, devamını hararetle bekleriz.
YanıtlaSilselamlar.
devamı çabuk gelsin mümkünse. Balkonda üzerine oturduğunuz o şey varya onla kötü bi anım var fıtık olmama sebeptir:)
YanıtlaSilTren bileti olayında hiç riske girmek istemem herhalde iyi cesaret.
Bu misafir etme olayı süper bişiy farklı kültürler deneyimi açısından. Gelin görün ki Türk insanına göre hiç değil. Hani gelen hırlımı çıkar hırsız mı:))) Bide evsahibinin canı çıkar ağırlayacam diye. Onlarda öyle bi dert yok yiyen yer yemeyen çarığına bakar misali.
Bi hintlinin evine misafir olmuştum içim dışıma çıktı sizide kutlarım hani :)
Süpersiniz seyahatlerinizi sıklaştırmanız hoşuma gider:)
İkinci kadehten sonra açlık,sofuluğu bozmuş desenize.
YanıtlaSilŞaka bir yana demek atalarımız doğruyu söylemiş yemek buldun ye dayak buldun kaç:)
devamını heyecanla bekliyoruz, Ayrıca genç seyyahımıza seyahatlerinin devamını dileyerek ondan daha çok fotoğraflar yayınlayacağınızı ümitle bekliyoruz.
şimal-izmir
Bora bey; gerçek bir seyyahın nasıl olması gerektiğini sayenizde öğreniyorum. biz de kendimizce gezeriz ya sizin usulünüz ve yöntemlerinizin çoğundan habersiz olduğumu farkettim. Sağolun paylaştığınız bu güzel ve ufuk açıcı maceralar için...
YanıtlaSilÇok keyifliymiş seyahat. Yeni şeyler öğrendim. Şu "Couchsurfing ve Hospitalityclub" işini denemek hoş olabilir (hem misafir hem de ev sahibi olarak). Biraz araştırayım belki size danışacağım konular olabilir.
YanıtlaSilalmanya'nın en iyi tarafı, oradan brezilya'ya uçmak herhalde:) heyecanla bekliyorum brezilya yazınızı.
YanıtlaSilcan, ne uslu görünüyor:)çok da akıllı bakıyor babası. seyahate birlikte çıkılabilecek kadar büyümüş ve olgun bir arkadaş, yani:)
neşe hanım da çok zarif, çok hoş, çok uyumlu. ben mesela,öyle sanıyorum ki "pek aç değiliz," cümlesinden sonra öyle bir davranışla karşılaşsaydım asabım çok bozulurdu. ertesi sabah, türkler'ler almanlar arasında ki bu belirgin farkı evsahiplerine anlatmaya başlamış olurdum:)yemişim kültürlerarası farkı! bir çocuğun önünde makarna yiyorsan, bu insanlık suçu yahu.
neyse, pek seyahat yazısı yorumu olmadı bu:) biliyorsunuz, her yazınızı hayranlıkla okuyorum.
hepinize sevgiler. Can'a da öpücükler.
Bora bey, haydin gayrı nerede kaldı filmin devamı? Bir hafta geçti üzerinden hala bekliyoruz cık cık cık..Hospitalityclub' a epeydir üyeyim..Misafir olmak için birkaç kişi mesaj atmıştı ama uygunsuz zamanlamalar sebebiyle ağırlayamadım onları.HC olayını bende denemek istiyorum, ancak evsahibine güven sorunu yaşanabilir mi diye bir tereddütüm de yok değil.
YanıtlaSiloff süper gidiyordu yarım kaldı, devamını bekliyoruz hemennn....
YanıtlaSilsizin sayenizde konformist yaklaşımdan uzaklaşmaya başladık tatillerimizde.. ilk kez tursuz bir tatil de yaptık geçenlerde.. ama şimdi bir level daha çıktı, gidip yabancıların evinde konuk olmak...bunu yapabilirmiyiz bilmiyorum, size yetişmek zor, hatta imkansız...
canın da gitmesine bayıldık...onun deneyimlerini de çok merak ediyoruz..
sevgilerimizle
not: izmire ilk yolumuz düştüğünde bir kahve içimlik de olsa sizinl tanışmanın planlarını yapıyoruz, bilesiniz..:)
mehtap-koray-eren
Sevgili B.B.keske haberimiz olsaydida bizlerde kalabilmis olsaydiniz,ne kadar sevinirdik!Yanliz Almanya da 40-50 kisiye yazdiginiz mesaji nerden bulup yazdiniz,yani e mail adreslerini merak ettim.Evet burda bizlerde bazen kacak biniyoruz Metroya,bazende icimize korku düsüyo!nedense?aliyoruz,herkes bunu yapar burda.Misafirpervelikleride aynen gördügünüz gibidir,ama ben bu milleti ne olursa olsun seviyorum,dürüstler,islerini iyi yapiyorlar,size güveniyorlar,takdir ediyorlar,kibarlar...Ülkelerindeki düzen öyleki hic kimse acliktan ölmez bu ülkede,herkese bakarlar,cokta dolandirilmisliklarida vardir bizler tarafindan!Tam zamaninda yakaladim gezi yazinizi,cesaretinizi bir kere daha takdir ediyor,ailenize sevgilerimizi yolluyoruz....SERPIL A.
YanıtlaSil"Couchsurfing"den gelen ilk misafirim olan Japon Nami'yi 6 haftadan fazla evimizde misafir ederek sitede rekor kırmış olmalıyım Hahah:P İlginç kişilerle tanıştım CS sayesinde ama kendim denemeye cesaret edemedim henüz... Buralara yolunuz düşerse sizi de ağırlamaktan keyif duyarız efendim :)
YanıtlaSilYav doktorcuğum yayınlasana şu yazının devamını artık.Hergün bakmaktan bir hal oldum. Hem öbür blogada birşey yazmamışsın bugün CIK CIK CIK
YanıtlaSilMerhaba Bora bey, her iki blogunuzunda sıkı bir takipçisi olarak bir hatta iki sorum olacak; Bugüne kadar gezdiğiniz yerler arasında yaşamayı arzuladığınız bir yer oldu mu acaba? Eğer olduysa bu arzunuzu gerçekleştirmenize engel sebepler nelerdi?
YanıtlaSilsiz müthiş bir insansınız, ne güzel geziyosunuz ailenizle. ben de gezerim bir çok insana göre ama keşke sizin gibi dünyayı gezebilsem. o kadar çok isterdim ki...
YanıtlaSilBu adam (K.Topbaş) bir de mimar ayrıca değil mi?? Dehşet içindeyim!!!!! :P
YanıtlaSilcam balkon
YanıtlaSilkadir topbaş dr.mim..akp'li ya, dehşet içinde kalmanız normaldir..
YanıtlaSilhalk partili olsaydı sempatik bile bulurdunuz eminim..